Göz estetiği cerrahisi (Oküloplasti), göz çevresi, göz kapakları, gözyaşı yolları ve orbita (göz çukuru) hastalıklarıyla ilgilenen branştır. Göz estetiği bölümünde; göz çevresindeki kırışıklıklarını gidermek için Botox uygulamaları, sarkmış göz kapaklarının doğal görünümüne kavuşturulması, göz torbalarının alınması, protez gözden, göz içi tümör ameliyatlarına kadar her türlü tedavi ve estetik cerrahi uygulamaları yapılmaktadır.
Göz estetiği operasyonları konunun uzmanı cerrahlar tarafından ihtiyacı tespit edilmiş her yaştaki bireylere uygulanabilir. Uyguladığımız estetik cerrahilerin amacı kişiye daha sağlıklı ve doğal bir görünüm vermek, kişiyi olduğu yaşta belki daha genç ama çok daha sağlıklı ve dinç bir görünüme kavuşturmaktır. Bu sebeple göz kapağı cerrahisinin göz kapağı anatomisine yakın ve kozmetik cerrahi ilkelerini bilen oküloplastik cerrahlar tarafından gerçekleştirilmesi önemlidir. Dünya göz hastanelerinde bu ameliyatların tamamı Oküloplasti alanında eğitim almış konunun uzmanı cerrah ve personeller tarafından, yalnızca bu operasyonların tanısının ve tedavisinin yapıldığı GÖZ ESTETİĞİ (OKÜLOPLASTİ) MERKEZLERİNDE gerçekleştirilmektedir.
Göz Estetiğinin Kadın ve Erkeklerdeki Tercih Oranı Nedir?
Hastanemizde estetik ameliyat için başvuran her 4 kişiden 3’ü kadın iken 1’i erkektir. Yani kadın oranı %75 iken erkek oranı %25 tir
Kozmetik Kapak Cerrahisi (Göz Kapağı Sarkması ve Torbalanması)
Alt ve üst göz kapaklarında zaman içinde istenmeyen değişiklikler oluşur. Bu değişimde genetiğin yani kalıtımın rolü büyüktür. Çok ince olan üst göz kapağı derisi devamlı hareketin sonucunda sarkar, yer çekiminin etkisiyle gözün etrafını saran yağ dokuları özellikle alt göz kapağında öne doğru fıtıklaşarak, torbalanır. Tedavi cerrahidir. Fazlalık olan cilt ve yağ dokuları alınır. Alt ve üst göz kapakları normal anatomik pozisyonuna getirilir.
Alttaki fotoğrafta göz kapağında belirgin üst cilt fazlalığı görülüyor. Üst göz kapağı blefaroplastisinde bu fazlalık cilt çıkarılır.
Amaçlanan daha sağlıklı ve dinç bir görünüm elde etmektir. Ameliyat her bir göz kapağı için ortalama 20-30 dakika sürer ve lokal anestezi ile uygulanır. Hastanede yatmaya gerek yoktur ve ameliyat sonrası ilk günde normal hayata dönülebilir. Göz kapaklarında oluşacak olan morluklar ise 7-10 gün içinde geçecektir.
Kozmetik kapak cerrahisi yalnızca fazla olan cildin çıkarılması değildir. Düşük olan kaşlar ve kapaklar da gerekiyorsa kaldırılabilir. Üst göz kapağına şişkinlik veren yağ dokusu alınır ve düşen göz yaşı bezi normal yerine getirilir. Yukarıdaki hastada bu işlemlere ek olarak sağ burun kökündeki kanserli dokuda alınmıştır.
Alt kapak torbaları nedeniyle ameliyat edilen hasta üstteki fotoğraflarda görülüyor. Göz kapaklarındaki torbalar göz etrafını saran yağ dokularının dışa ve aşağıya çökmesi ile oluşurlar. Yalnızca yaşlılarda görülmezler. Kalıtımın etkisi ile çok genç yaşlarda da oluşabilir. Tedavide genellikle göz kapağının içinden ya da dışından fazlalık yağ dokuları alınır.
Genellikle üst göz kapaklarında görülen beyaz-sarı birikintiler “ksantelasma” olarak adlandırılır. Kolesterolü yüksek insanlarda görülebileceği gibi çok genç yaşlardaki normal kolesterol seviyesi olan kişilerde de oluşabilir. Tedavilerinde cerrahi olarak çıkarılmaları gerekir. Yukarıda üst göz kapaklarında ksantelasması olan hastaya uygulanılan cerrahinin öncesi ve sonrası görülmektedir. Ksantalesma büyükse ve alındığında şekil boZukluğu yaratacaksa blefaroplasti ile birlikte yapılması iki gözün eşit ve güzel olması açısından önemlidir.
Estetik kapak cerrahisinde (blefaroplasti) üst ve alt göz kapağından çıkarılacak cilt belirlenir ve işaretlenir.
Üst göz kapağı estetiği uygulanmış olan 30 yaşındaki hastanın ameliyat öncesi ve sonrası görünümü.
Göz Kapağı Rahatsızlıkları
Göz kapaklarımızın kendine özgü bir yapısı vardır. Göz kapakları gözlerimizi korur ve gözlerimizin göz yaşı salgılarıyla beraber istenilen ıslaklıkta kalmasını sağlar. Göz yaşı yabancı maddelerin gözden uzaklaştırılmasına da yardım eder, göz için gerekli olan ıslaklığı oluşturur ve gözün ön yüzeyini koruyucu maddeleri içerir. Görevini tamamlayan göz yaşı boşaltım sistemi ile buruna akar. Kaşlar ile kirpikler de göz kapaklarına yardım ederler ve duygularımızın ifadesinde önemli rol oynarlar. Bu dokuların rahatsızlıkları genellikle kendilerine özgü anatomik yapılarının sonucudur.
Alt ve üst göz kapakları anatomik olarak birbirlerine çok benzerler. Her göz kapağının iki önemli kası vardır. Biri kas göz kapağını açmaya ( retraktör-levator), diğeri ise kapamaya (sifinkter-orbikülaris oküli) yarar. Bu iki kasın arasında orbita yağ dokusu bulunur. Alt göz kapağı daha hareketsiz, üst göz kapağı ise bir araba cam sileceği gibi hareketlidir. Göz kapaklarının doğuştan ya da yaşlanmaya bağlı rahatsızlıkları vardır. En sık görüleni “Ptozis” olarak adlandırılan göz kapağı düşüklüğüdür. Doğuştan olduğu zaman genellikle göz kapağını kaldıran kasın iyi gelişmemesi sebeptir. Yaşlanmaya bağlı olarak da oluşabilir. Sebep gözkapağını kaldıran kasın doğumsal ya da zaman içinde yıpranmasıdır. Her iki durumun da tedavisi cerrahidir.
Eğer gözkapağını kaldıran kasın bir miktar fonksiyonu var ise bu kası güçlendirmeye yönelik cerrahi uygulanır.
Sağ üst göz kapağında doğuştan ptozis mevcuttur. Üst göz kapağını kaldıran kas (levator kası) iyi gelişmemiştir. Ameliyat ile levator kası güçlendirilmiştir. Ameliyat lokal (hasta uyanık iken) yada genel anestezi (hasta uyutularak) ile uygulanabilir. Ameliyatın ortalama süresi yarım ile bir saat arasındadır. Ameliyat sonrası hastanede yatmaya gerek yoktur ve göz bir gece kapalı kalır. Ameliyat kapak kıvrımından uygulanır ve bu sebeple ameliyat sonrası ciltte iz kalmaz.
Sol üst göz kapağında doğuştan ptozis olan hastaya levator kasını kuvvetlendirici ameliyat uygulanmıştır. Ameliyat öncesi ve sonrası görünümü
Hastada sağ üst göz kapağında doğuştan ağır ptozis mevcuttur. Üst göz kapağı göz bebeğini örtmekte ve görmeyi engellemektedir. Ameliyat öncesi fotoğrafta da görülebileceği gibi, hem üst göz kapağı düşüktür, hem de göz kapağı kıvrımı yoktur. Ameliyat ile levator kası kuvvetlendirilir, göz kapağı kıvrımı oluşturulur ve göz kapağı normal seviyesine getirilir.
Göz kapağını kaldıran kasta hiç fonksiyon yoksa kapak alındaki kasa asılır. Askı materyali olarak kişinin kendi bacağından alınan kas kılıfı (fasya lata) ya da silikon bant tercih edilir . Bu malzemeler uzun dönemde en iyi sonucu veren maddelerdir. Altta silikon bant kullanılarak sağ üst kapak düşüklüğü (ptozis) düzeltilmiş hastanın önce ve sonrasını görüyorsunuz.
Hastada sağ üst göz kapağında doğuştan ağır ptozis mevcuttur. Üst göz kapağı göz bebeğini örtmekte ve görmeyi engellemektedir. Ameliyat öncesi fotoğrafta da görülebileceği gibi, hem üst göz kapağı düşüktür, hem de göz kapağı kıvrımı yoktur. Ameliyat ile levator kası kuvvetlendirilir, göz kapağı kıvrımı oluşturulur ve göz kapağı normal seviyesine getirilir.
Göz kapağını kaldıran kasta hiç fonksiyon yoksa kapak alındaki kasa asılır. Askı materyali olarak kişinin kendi bacağından alınan kas kılıfı (fasya lata) ya da silikon bant tercih edilir . Bu malzemeler uzun dönemde en iyi sonucu veren maddelerdir. Altta silikon bant kullanılarak sağ üst kapak düşüklüğü (ptozis) düzeltilmiş hastanın önce ve sonrasını görüyorsunuz.


Çocuklardaki ptozis sorunu göz tembelliğine (ambliopi) yol açabilir. Üst göz kapağı düşmesi görmeyi engeller ve görmeyen göz redde uğrayarak tembellik oluşur. Bu nedenle göz tembelliği varsa ameliyat ile göz kapağının bir an önce kaldırılması gerekir.
Göz Kapaklarındaki Başka Şekil Bozuklukları
Göz kapaklarında başka şekil bozuklukları da görülebilir. Göz kapakları yaşlılığa bağlı olarak içeri (entropiyum) ya da dışarı (ektropiyum) doğru dönebilirler. Bu durum genellikle alt göz kapaklarında görülür, yaşlanmaya bağlıdır ve tedavileri cerrahidir. Göz kapaklarını yerlerinde tutan bağlar ve kapağı kaldıran kasta gevşeme söz konusudur. Yapılması gereken bağların ve kasın tamir edilmesidir. Üst göz kapağının içeri doğru dönmesi genellikle trahom sonucu oluşur, güney doğu bölgesinde yaşayan kişilerde daha sıktır ve tedavisi cerrahidir.
Göz kapağının dışa doğru dönmesi (Ektropiyum), yaşlanmaya ya da yüz felcine bağlı olarak oluşur. Tedavisi ameliyattır. Sol alt göz kapağında ektropiyumu olan hastanın ameliyat öncesi ve sonrası görünümü


Yüz felcinde göz kapaklarını kapayan kas felç olur, göz kapanamaz ve böylelikle gözler açıkta kalır. Tükürük bezi ve beyin ameliyatları sonrasında ya da kendiliğinden oluşabilir. Öncelikle suni gözyaşı ilavesi yapılır fakat felç kalıcı ise tedavi cerrahidir. Yüz felci 3-6 ayda iyileşmez ise felcin kalıcı olduğuna karar verilir. İleri yaştaki hastalarda genellikle alt göz kapağında sarkma da oluşur. Üst göz kapağının içine altın bir ağırlık yerleştirilmesi ve alt kapağın gevşeyen bağlarının onarılması bu rahatsızlıkta etkin bir tedavi sağlar. Vücutta az reaksiyon yarattığı ve MR tetkiki yapılmasına engel olmadığı için altın kullanılmaktadır.


Sağ yüz felci geçiren hastada sağ göz kapanmamaktadır. Gündüz ve özellikle gece uyurken kapanmayan göz kuruma yapar ve korneada yara oluşur. Ardından ağrılar başlar ve göz körlüğe doğru ilerler. Tedavisi ameliyata kadar suni göz yaşı damlaları ve gece göz içine jell sürmektir. Cerrahide ise üst kapağa altın ağırlık takılması alt kapağa ise ektropiyon ameliyatı yapılması gerekir. Ya da alt üst kapak birbirine dikilerek kapak tam olarak kapatılır (tarsorafi).
Göz Kapaklarındaki Habis Tümörler
Göz kapağının habis tümörleri de göz kapağında oluşabilen rahatsızlıklardan biridir. Daha sıklıkla “bazal hücreli kanser” görülür. Göz kapağında iyileşmeyen, sürekli büyüyen, kaşınan ve kanayan bir lezyon şeklinde karşımıza çıkarlar. Tedavisi cerrahi olarak lezyonun etrafındaki sağlam dokuyla birlikte çıkarılması ve göz kapağının vücudun başka dokularını da kullanarak onarılmasıdır. Bazı durumlarda “kriyoterapi” olarak adlandırılan lezyonun dondurulması şeklinde bir tedavi de uygulanabilir. Bazal hücreli kanser kan yoluyla –karaciğer, beyin gibi- uzak dokulara yayılmaz. Göz kapaklarında rastlanılan ve tedavisi en zor olan tümör “Maligne Melanom” dur.
Gözyaşı Yolları Hastalıkları
Göz yaşı yolları alt ve üst göz kapaklarının iç kısmında iki ufak kanal ile başlar, göz yaşı kesesini oluşturur ve ince bir kanalın yardımıyla burun boşluğuna açılarak sonlanırlar. Göz yaşının asıl amacı gözü yabancı cisimlerden korumak göz sağlığı için gerekli kayganlığı ve berraklığı sağlamaktır. Gözün ön tarafı gözyaşı ile devamlı yıkanmaktadır. Bu yıkama suyu ve göz önündeki zararlı maddeler gözyaşı kanalı ile buruna oradan da boğazımıza aktarılmaktadır. Bu yoldaki tıkanıklıklar sulanma ve çapaklanmaya neden olur. Göz yaşı tıkanıklığı genellikle burun boşluğuna doğru açılan son bölümde olur. Özellikle yeni doğan bebeklerin bir kısmında kanalın son parçası açılmamış olabilir. 1 yaşına kadar %95 bebekte göz yaşı kanalı kendiliğinden açılır. Göz yaşı kanalında kendiliğinden açılma olmaz ise cerrahi tedavi gerekir. Erişkinlerde de göz yaşı kanal tıkanıklıkları görülebilir. Göz yaşı kanal tıkanıklığının görülme sıklığı kadınlarda daha fazladır.
Göz yaşı kanal tıkanıklığına bağlı enfeksiyon oluşmuş bebekler. Bu gibi hastalarda sondalama çok daha erken yaşlarda ,görüldüğü anda uygulanır.
Prof. Dr. Levent Akçay